Hayatınızda yavaş yavaş yaptığınız ne var, sıralayabilir misiniz?
*Yavaş yürümek
*Yavaş yemek yemek
*Yavaş duş almak
*Yavaş kitap okumak
*Yavaş iş yapmak
*Yavaş konuşmak
Yoksa; "Ay ben tez canlıyım öyle yavaş hareket edemem" mi dersiniz?
Peki hayatınızda içinize sindire sindire yaptığınız neler var diye sorsam? Eminim oturup bir liste çıkarsanız, içinize sindire sindire yaptığınız şeyler ile yavaş yaptığınız şeyler aynı kümede birleşecektir.
Peki ya ebeveynliğiniz nasıl diyeceğim; yavaş yaşıyorsanız eminim ebeveynliğiniz tadına varıyorsunuzdur; mesela çocuğunuzun bir yere giderken 1 saat kapıdan çıkmaması sizi rahatsız etmiyordur, aksine keyifle ve farklı bir şeyi keşfediyormuşcasına bu süreçten zevk alıyorsunuzdur; yemek saatlerinin uzunluğu sizi strese değil keyife boğuyordur;20 dakikada bir dilim ekmeği bitiremeyen çocuğunuzu izlemek size zevk veriyordur; ama yavaş değilseniz o 20 dk'da ya tırnaklarınızı yiyorsunuzdur ya da içiniz içinizi yiyordur.
Yukarıdaki tüm satırları bana yazdıran, bu beyin jimlastiğini yaptıran bir kitap var; sevgili Klinik Psikolog Pınar Mermer'in kitabı, Yavaş Ebeveynlik. Pınar, kitapta şöyle yazmış;
"Çünkü ebeveynlik tüm zorluklarına rağmen keyifli bir yolculuktur. Bir çocuğun büyümesine eşlik etmek hayatın size verdiği bir hediyedir"
Hayatın tadı yavaşken çıkar diyorum ben de; içinde yavaşlayabilirsen bu en çok dışına yansır ve böylece gerçekten yaşadığını hissetmeye başlarsın. Türkiye dışına çıktığımda, seyahatlerde en yalın ve derin hissettiğim duygu yavaşlıktır benim. Etrafıma bakarım karşıdan karşıya geçerken tek koşarak geçmeye çalışan bizizdir, sıra beklerken dikkat ederim, huzursuz huzursuz hızlıca ilerlemeye çalışan bizlerizdir, yemek 10 dk gelmese, tatilde ne acelemiz olacaksa, öfkelenmeye başlayan yine bizlerizdir; sonra tatilden yorgun dönüveririz oysaki dinlemek içindir tatiller.
Ve yavaşlamayı öğrenebileceğin en etkili faktör çocuğundur; Pınar'ın dediği gibi hayatın sana verdiği en güzel hediyedir o! Yavaşlamayı öğrenirsin ve hayatın keyfine varabilirsin bir çocuk sayesinde.
Peki nasıl öğreneceğim bunu diyorsan; Yavaş Ebeveynlik kitabı bunu öğrenebilmek için çok iyi bir rehber. Bence sadece ebeveyn olanların değil, herkesin okuyabileceği cinsten bir kitap; çünkü içinde fazlaca kişisel gelişim öğretileri içeriyor. Kitap kendini de böyle tanıtıyor zaten:
"Bu kitap ruh ve beden sağlığının önemini vurgulayan; yavaş yemek ve yavaş şehirlerin de içinde bulunduğu "yavaş" (slow) felsefesiyle yoğruldu."
Peki özellikle ebeyevn olduğumuzda neden yavaşlıyamıyoruz, aksine her şeyi telaşlı ve acele içerisinde yapmaya çalışıyoruz? Alışık olmadığımız için mi bir bebekle yaşamaya yoksa biz zaten hiçbir zaman yavaş olamadığımız için mi, yoksa yoksa Pınar'ın kitapta en çok sorguladığı noktalardan biri olan mükemmel ebeveyn olma isteğimizdendi. Aslında tamamen Pınar'ın sorguladığı nedenden ötürü ebeveynken de yavaşlıyamıyoruz; hatta bu süreç en bi sağlıklı en bi harika hamile ben olmalıyım sürecini bile kapsıyor. Oysa yine hayatımıza Pınar'ın soktuğu kavramı rehberimiz yapmalıyız; yeterince iyiyse yoluna devam et!
Bu mükemmel ebeveyn olup mükemmel çocuklar yetiştirmek konusunda çocuklarımızı düşürdüğümüz durumlara somut örnekler veriyor kitap; ve şunu soruyor Pınar; bu sen değilsen, bu ben değilsem, bunu sen istemiyorsan bunu ben istemiyorsam hangi ebeveyn istiyor; neden akışa kapılıyorsun da akışı değiştirmek için harekete geçmiyorsun diyor. Yani neden çocuğunu o dershaneden bu özel hocaya göndermek, o aktiviteden bu aktiviteye taşımak yerine yavaşlayıp sistemi sorgulamıyorsun ve neden enerjini oradan oraya koşturmak yerine sistemi değiştirmek için harcamıyorsun diyor? Ne dersiniz çok doğru değil mi?
Yavaş Ebeveynlik; benim kalbime dokundu bir çok sayfada ve beni ağlattı. Ben, bu kitabın gücünü Pınar'ın mesleğinden daha çok insanlığından ve anneliğinden aldığını hissettim; kendisinin de her şeyden önce insan olarak yavaşlamaya ve farkındalığını arttırmaya çalıştığını gördüm.
Bu kitap sadece ebeveynliğinize değil kişisel yolcuğunuza da iyi gelecektir; ve sanılıyor ki ebeveynlik kitapları annelere yazılır; hayır benim özellikle eşime okuttuğum 1-2 bölüm oldu, bence babaların da mutlaka okuması gereken bir kitap.
Altın Kitaplardan çıkan Yavaş Ebeveynlik kitabından bana kalan altın bilgiler ise şöyle;
*Sonuç odaklı değil süreç odaklı olmak istiyorsanız ve süreçten zevk almak istiyorsanız ki hayat boyu sürecek yegane süreç ebeveynliktir; o zaman yavaşlamanız gerekiyor.
Yavaşla! Fark Et! Biraz Düşün! Ezbere Yaşama! Sorgula! Kendin Tanı! Zaman Ayır! Alma! Dur!
*Yavaşlamak istiyorsan; kaygı, endişe yerine insan biriktir, yardım al, yardım et.
*Sakin mi kalmak istiyorsun; profesyonel destek al, profesyonellere teslim ol, güven!
*Çocuğunu önce doğa ile iyileştir.
* Çocuğunu yönetme, onu incele, ihtiyaçlarını sana nerelerde ihtiyacı var gözlemle ve yardım et.
*Çocuğunu her duygusuyla var say!
* Sıkılmaya fırsat ver, sıkılmayı da sev.
"Sakin olunca daha mı yavaş akıyor zaman? Yoksa yavaşlamak mı sakinleştiriyor? Bence her ikisi de!" der Pınar Mermer