3.06.2015

Çocuk ve Yol



Çocuğunla birlikte aynı yolları yeniden yürümeye başlarsın. Sen ben bu yollardan geçtim dersin, tekrar aynı yolu yürüdüğünü sanırsın ama aslında yolcuda, yoldakilerde çok farklıdır artık. Öyle duraklar vardır ki o yolda; bazen oturursun yol kenarına, gülümsersin bu yol sahi böyle miydi dersin bazen de hüzün çöker üzerine, o ayağının takıldığı taş hala oradadır. Bir anda çocuğun da takılacak sanırsın o taşa; alıp atmak istersin taşı çok uzağa ama taş yerinden kıpırdamaz, sonra çocuğunun hızlıca koşarak geldiğini görürsün; dur demek istersin; takılacaksın, düşeceksin. Ama ne ağzından tek bir kelime çıkar ne de elini uzatıp tutabilirsin çocuğunu. O da takılır o da düşer ve senin canın daha çok acır; sızlar aynı yer yeniden. Çocuğun sana bakar, gözlerine, sen bilirsin ki geçecek acısı; bu kez kolların uzanır ve sarılısın ona sımsıkı; geçecek dersin,geçecek.... Kollarında tutarken onu ve o yüzünü göremezken senin, yaşların süzülür ince ince; kendi sızına mı daha çok ağlıyorsundur yoksa çocuğunun acısına mı birbirine karışır.


Çocuğun seni o yola döndürür; o yolda tekrardan yürümek zorundasındır, ebeveyn olabilmek için, büyüyebilmek için. Yol tektir çünkü! Aynı yolda yürür insan, yol değişmez ama insan değişir ve değişebilmenin parçasıdır aynı yolda yürümek. 


Aynı yolda yürüdüğü için telaşlıdır ebeveynler evlatları adına; lakin ne var ki evlatları da aynı yolu yürümelilerdir. Ne bir taşın yerini değiştirebilirsin, ne çocuğuna müdahale edebilirsin sadece eşlik edebilirsin. Aynı yolu yürüdüğünüz için birlikte büyürsünüz...

Ebeveynlik yolu kendinden kendine yürümektir yeniden; her ne yaşıyorsan çocuğunla, her neye seviniyorsan, her neye kızıyorsan, her neye tahammül edemiyorsan; dur yolun o kısmında; bir bak etrafına, çocukken başına gelenlerden sormlu değilsin ama artık bir yetişkinsin ve davranışlarından sorumlusun; tekrardan aynı yolu yürüyorsun çünkü başına gelenleri farkedebilecek ve kendini dönüştürebileceksin. 

Haydi bakalım yolcu yolunda gerek!