6.11.2012

Flört Zamanı



Tam 1 yıl oldu kocamla flört etmeyeli. Birbirmizi sevdiğimizi söylemeyi ve göstermeyi hep becerdik. Ama birbirimize vakit ayırmayı birbirimiz için özenmeyi beceremedik. Çok özeniyorum ve imreniyorum hem anne hem de kadın kadın olanlara. Helal olsun gerçekten. En kolay bebek bile zor yeni anne olmuş kadına. Buna rağmen makyajını yapan, pijamalarını üzerinden çıkaran, 2 arada 1 derede kuaföre gitmeye vakit bulan saçını kaşını makyajını ihmal etmeyen kadınlara bayılıyorum. Onlardan biri olurum sanmıştım hatta buna çok inanmış kocamı da inandırmıştım. Kabul ediyorum sınıfta kaldım hem de feci biçimde. 6-7 yıllık flört dönemimizde her buluşma öncesi kuaföre giden, bir giydiğini yanında bir daha giymeyen ben öylesi bakımsız öylesi özensiz bir kadın haline dönüştüm ki ben kendimden memnun değilken kocamın memnun olmasını beklemek ancak kendini kandırmak olurdu. Şükürler olsun ki kocamın da öncelikleri değişti. Elbette o inandığı inandırıldığı kadını görmeyi istemiştir; ama o daha farkındaydı ben ben değil(d)im. Geçici olduğunu düşünüyordur sanırım zira ben de geçici olduğunu umuyorum. Deneyimliler siz söyleyin geçiyor değil mi? Bir de temelimiz sağlamdır binamız hala çatlaksız boyaları akmadan duruyor ise bu temele borçluyuz.

1 yıldır kocamla başbaşa 1 saat geçirmedim. Aren'den hiç 24 saat ayrı kalmadım. İşten zamanında eve dönemeyeceksem Güray Areni alıp şirkete geldi. Aren 1 senedir hep beni aynı saat aralığında yanında buldu. Bilmiyorum ki bu bağımlılık mıdır? Biz Aren'i bırakmaya hazır değiliz. Ve ben Aren'in de bizden ayrılmaya 24 saat için hazır olmadığını düşünüyorum. Çalışan anne olarak işe başlama, işe gitme konusunda hiç çekincem olmadı. Açıkcası hiç de vicdan azabı çekmedim. Bunun ikimize de çok iyi geldiğini gördüm deneyimledim. Tatil zamanlarında tüm bir günü beraber geçirince de şahit oldum; zaten en en en fazla kaliteli zaman geçirdiğimiz aralık 2 saat. Ve çalışırken de bunu Aren'e sağlayabiliyorum.
Haftasonları 48 saatin 48 saatinde de birlikteyiz tuvalette geçen zamanda buna dahil. Hafta içi işten eve gidince üstümü değiştirmek ve yemek yapmak aktivitelerinde bile Aren yanımda, üzerimde. Ben tüm bunların çocuğumun mutlu bir bebek olmasında belki bir kum tanesi kadar ama yine de etkili olduğunu düşünüyorum. Hsonu hiç mi 2-3 saatliğine başbaşa kalamazdık annemle aynı apartmanda oturma lüksüne sahipken? Elbette bunu yapabilirdik ama yapmak istemedik. Yapamadım, yapamadık bir kaç kez niyet ettik sonra hemen vazgeçtik. Sonuçta haftasonu ailece geçirdiğimiz saatler Aren'in bize doymasına ve belki de tüm haftayı mızmızlık, huysuzluk yapmadan geçirmesine vesile oluyor, ben öyle hissediyorum. Eh bir hsonu 2-3 saat ayrılamazken Aren'den başbaşa tatile gitmenin konusu bile olmadı. Bana hep Aren'den çalmak gibi geldi.

Ebevynlik konusunda en dikkat ettiğim kriter telafisi olmayacak şeyleri yapmamak. Aren'den ayrı geçireceğim 24 saatin telafi edemeyeceğim, edemeyeceğiz. (Örneğin 24 saati ayrı geçirip bir sonraki gün full Aren'le olmak gibi)

Tüm bunlar aklımda dönüp dolaşırken Baby Center'da bugün gelen mail beni harekete geçmeye teşvit etti. Mailin bir bölümünü aşağıya kopyalıyorum: (Bu arada baby center'e üye olmayanlara üye olmalarını tavsiye ederim)


Hello from BabyCenter! 

As your child's second year begins, make some time for time for your partner. It's easy to forget about each other's needs when there's a baby in the house that requires so much of your love, attention, and energy. You may find yourselves bickering a lot or just not connecting the way you used to. Don't despair – it takes time to adjust to being parents. Now that your baby-turned-toddler is becoming more independent, make it a priority to line up a sitter and go off to do adult things, just the two of you.

BabyCenter'dan Merhaba!

Çocuğunuzun 2. yılı başladığına göre, kendiniz ve sevgiliniz için zaman ayırmanın vakti geldi. (heyy heyy geldi de geçiyor) Evde sevginize,ilginize ve enerjinize ihtiyacı olan bir bebek varken birbirinizin ihtiyaçlarını unutmanız çok kolay (vallahi öyle canım). Kendinizi çokca didişiyorken veya alıştığınız bir biçimde iletişim kuramıyorken bulabilirsiniz. (Ay bu kadar doğru olur) Umutsuzluğa kapılmayın-ebeveyn olmaya alışmak zaman alabilir (yine bildin bak, o zaman umut etmeye başlıyorum beybi sentır). Artık bebeğiniz bebek olmaktan çıkıp yumurcak oluyor daha da özgürleşiyor birazcık onu da rahat bırakın ve yetişkinlere özel şeyleri yapın (Aslında bence burada sevişin demek istemiş ama açıkca söyleyememiş :))


Ya işte böyle! Bunu okudum ve bak babycenter bugün bunu sana yazmış dedim. Artık vaktidir dedim ve Her Aya Bir Flört Günü aktivitelerini organize etmeye başladım. Yine haftasonu veya akşam bu işi yapmaya gönlüm elvermedi. Yine soruyorum bağımlı mıyım ki ben? Bir iş gününde izin alıp kocamla flört etmeye karar verdim ama bak yazarken de çelişkiye düşüyorum o zaman bu önerilen ve yapılması gereken şeye uygun olmuyor. Ama canım bu da bir adımdır yani. Hımm yoksa bu hsonu sinemaya mı giderek başlasak bu işe. Aren anneannenın evini dağıtmaya bayılıyor zaten.

Son olarak, ben ettim sen etme sevgili anne kendini de kocanı da düşün. Mutlu annelerin mutlu bebekleri olduğunu daima hatırla. Beni de motive etmeyi ihmal etme ;)











2 yorum:

Milky Way dedi ki...

tutencim harika yazmissin gene. ben de pacozlukta sinir tanimayan biri olarak yalniz olmadigimi gorup sevindim. (sana pacoz demis gibi oldum ama hayir, oyle demek istemedim :)))

tcingi dedi ki...

Ben de seninle aynı delilikleri paylaşıyorsum, kırk yılın başı cumartesi bir yere çıkarsam, bugün Cumartesi Defne evde yalnız kalmasın, üzülmesin dediğimde bir arkadaşım, o günleri bilmiyor merak etme dedi. Komik ama doğru söylüyordu. Ben de hala iş dışında her dakikayı birlikte geçirelim manyaklığındayım, ama aslında anneanne-babaanne gibi seçenekler varsa, başka ortam ve insanlarla da gayet mutlu oluyorlar. Ben annelerden biri olsa hiç tereddüt etmez, bir akşamı kocamla arkadaşlarımla geçirirdim. İnan bana o ayrılıkların dönüşü muhteşem oluyor!