4.02.2014

Aren'le Hoşbeş III



Bir zaman geliyor büyümesinin hızına yetişemiyorsun; tutamıyorsun zamanı gerçekten. Ve bu dönem tam da dilinin tamamen çözülmesine denk geliyor. 

Aren'in ağzından çıkanlara bazen öyle hayret ediyoruz ki, büyümek böyle birşey diyoruz. Son zamanlarda her konuşmamızın ardından ne dedin diyor? Bilmediği kelimeleri öğrenmeye ve anlamlandırmaya çalışıyor. Baba sen anneme ne dedin; işimden bahsettim oğlum; anne sen babama ne cevap verdin. Ben de iyi yapmışssın Güraycığım doğru bir strateji dedim. Ne dedin ne dedin :)

Bakalım son zamanlarda neler neler yumurtlamış. 


Haftasonu arabada gidiyoruz; sabah maaile birlikte kahvaltı etmişsiz tabii ki çocuklar masaya oturmamış, oyun oynamak adına, dolayısıyla da ellerine tutuşturulan bir dilim ekmek belki bir dilim kaşarla kahvaltı yapmışlar. Parka gitmek üzere çıkıyoruz ama yolun yarısında Aren'in uyku sinyalleri geliyor ve uyuyacağım diyor ama malum tüm zamanların en iyi ve en uzun uykuya direnen çocuğu ünvanını alacak denli iddalı. Uyumadığı için; Arenciğim uyuymayacaksan parka gidelim istersen diyoruz. Gelen cevap: 

- Zaten karnım da çok aç, sabah sucuk da yiyemedim, beni sucuk yemeye götürün :):):)

Aynı gün arabada dönerken; Aren eve bebek gelsin mi diyorum. 

- Hayır gelmesin, ben ona pat yaparım ben onu ısırırım 

Aaa kıyabilir misin ona daha minicik olacak ama, ufacık olacak, canı acımaz mı sence? 

- Acımaz minik ısırırım onu. 

Ama o senin kardeşin olacak senin gibi annenin memesinden süt içecek, sen abi olacaksın. 

- Yaaaa memeni emmesin, memeler benim. Yaaa ama olmazzz ama olmazzzzz 

Bu noktada Aren kopar ve ciddi depresyona girer. Baba bebek gelmesin baba bebek gelmesin. Yaaaa ama yaaa!

- Tamam oğlum gelmeyecek, üzülme lütfen! 

- Hee tamam o zaman ! 

Ben napayayım çocuk hazır değil kardeşe baksana kurt kesiliyor resmen. 

Yine arabada gidiyoruz; babaannesini özlediğinden bahsediyor. Güray da diyor ki; haftaya supriz yapıp gidelim babaanneye kapıyı çalalım aaaa desin çok sevinsin, sonra da babaanneyi alıp İstanbula gelelim olur mu Aren. Aren buna çok sevinyor üzerinden bir müddet geçince

- Baba babaannemi arar mısın? 

Biz özledi herhalde diyoruz arıyoruz, arabada bluetooth üzerinden konuşabiliyorsuz. Kayınvaldem telefonu açıyor ve

- Babaanne haftaya sana süpriz yapacağız, sana geleceğiz, kapıyı çalacağız bir açacaksın aaaa Aren gelmiş :)

Bu arada kayınvaldem son geldiğinde gitmesini hiç istemedi; kayınvaldem de ama Koko'ya (amcasına) yemek yapacağım, eşyalarını yıkacağım sonra geleceğim demişti. 

- Babaanne Koko'ya yemek yaptın mı? 

- Yaptım canım, 

- Tamam o zaman gel! 

- Aren bak çocuklar böyle şeyler yapmazlar
-Ben çocuk değilim anne çocuk değilim
- Nesin peki sen?
- Ben Aren'im ben Aren'im dedimmmmm ben çocuk değilim sensin çocuk. 
- Hayır ben çocuk değilim Tüten'im o zaman
-Hayır sen Tüten değilsin annesin! 


Güray ne zaman Aren'e kızsa gözüme bak dedim sana diyor.  Güray Aren'in istemediği bir ey yapıyor ve Aren. 

- Babaaaa gözüme bak dedim sana! :)

 Dün akşam Güray'a sarılıyorum; 

- Anne sen napıyorsun öyle (hayretler içinde çocuk),
- Baban'a sarılıyorum
- Deli'ye bağlayan Aren, yaaa olmaz sarılma diyerek koşuyor üzerime
- Tamam tamam gel sana sarılayım 
- Tamam o olur :)
Sen benim ilk aşkımsın canımsım diyorum, evin diğer çocuğu araya giriyor. 

- Hayır ilk aşkın benim! :)

Daha bir çok böyle muhabbet olmuştur ama yazmayınca unutuyor işte insan :) Bunlar öyles güzel anılar ki her okuduğunda gülümseme garantisi olan, o yüzden yazmalı insan.

Hiç yorum yok: