4.03.2014

Cinsel Kimlik ve Çocuklar- Kız Gibi mi Erkek Gibi mi?



Dün abimin doğumgünüydü; bir kızı ve bir de oğlu var. Günçe 9 yaşında, Göknar 3 yaşında olmak üzere. Aren Göknar yerine Günçe ile arkadaşlık etmek istiyor ve Günçe'ye kelimenin tam anlamıyla hayran. Günçe'yi kimselerle paylaşmak istemiyor ve onun yapabildiği her şeyi kendisi de yapmak istiyor. 

Aynı zamanda çocukluğundan beri etrafında çok fazla kız arkadaşı var. Dün akşam doğumgününde canımı çok sıkan şeyler yaşandı. Günçe güzel bir elbise giymişti ve Aren'in karşısına geçip geçip eteklerini tutarak dönüyor, etek havalanıyor ve Aren'de hayran gözlerle onu izliyordu. Ben de anne ben de elbise giyeceğim, lütfen anne lütfen diye tutturmaya başladı. Günçe'nin dolabını açtım ve Bale kıyafetlerinden birini buldum ve Aren'e giydirim, kıyafetinin üzerine; Aren bayıldı ve çok hoşuna gitti, o da eteklerini sallamaya, havalandırmaya başladı. Bu olay Günçe'nin odasında yaşandı, salona döndüğümüzde; herkesin ilk tepkisi aaaaaa niye bunu giydi şimdi bu çocuk oldu. Aradan yükselen ve çok yakınım olan insanların söylemleri şöyleydi: 

- Baban görmesin seni pipini keser
- Kız Aren buraya gelsene
- Ya çıkarın şunu şu çocuğun üzerinden.....

Konunun en çok üzerinde duran ama böylesi çirkin konuşmayan insan babam. Gerek Aren'in mutfağa olan ilgisi, gerek kızsal şeylere olan merakı ve böyle elbise ve benzerlerini giyiyor olması, kimbilir belki kendi aile tarafında genetik olarak gay olan birilerinin olması, babamı fazlasıyla endişelendiriyor. 

Duyduğu cümleler karşısında Aren umursamaz duruyordu; ben de oldukça sakin yaklaştım ve açıklama yaptım: 

- Danıştığımız psikolog henüz cinsel kimliğinin oturmadığını ve serbest bırakmamız gerektiğini söylüyor, biz sakıncalı bulmuyoruz. Söyledikleriniz Aren'i yaralayacak cinsten söylemezseniz sevinirim. 

Anlaşıldı mı elbette hayır. Kız Aren sesleri yükseliyordu ve her daim hadi çıkarın bu elbiseyi sesleri vardı. 

Kırıldım mı, evet üzüldüm mü evet, endişe ettim mi HAYIR!. 

Niçin kırılıp, üzüldüm; çünkü evladım ileride gay olmayı tercih edebilirdi bu durumda toplumu geçtim aile içinde yaşanabilecekler beni fazlasıyla korkuttu. Oysa ben o ortamdaki diğer insanların çocuklarının gay değil insan olmasıyla daha çok ilgiliyim ve ilgilenirdim. Başka kusurları ve sorunların olan çocukların bu yönlenleriyle hiç ilgilenmediğim gibi kırıcı olmayı hiçbir gün tercih ettim. 


Aren'in kızsal şeylere ilk ilgisi oje ile başladı.  Biz o dönem pipililer sürmez, erkekler sürmez gibi şeylerle izin vermiyorduk. Sonra etrafındaki kız çocuk arkadaşları toka taktığı için toka takmak istiyordu ve elbette beni makyaj yaparken görünce ben de ben de diyordu. O dönem Nilüfer hanım'a sıklıkla danışmaya gidiyorduk; bu konuyu sorduğumuzda. Söylemlerimizin son derece yanlış olduğunu 3-4 yaşa kadar cinsel kimliğin oturmayacağını ve bu tip konularda serbest bırakmamızı söyledi bize. Dahası erkek çocuğunun babayı örnek alacağını, babasının da böyle bir eğilimi olmadığına göre korkmamamız gerektiğini söyledi. Biz oldukça kafamız net bir biçimde çıktık. 

Oje konusunda cilde zararlı olduğunu belirttik; zaten oje süren biri de olmadığımdan pek istekli olmadı. Ama diğer konuların hepsinde serbest bıraktık ve gözlemlediğimiz sadece kızsal şeylere "ben de  ben de" yaklaşımı diğer şeylere yaklaşımından farklı değil. Örnek vermek gerekirse; Günçe masadan atlayınca da ben de diyor, günçe etek giyince de bende diyor. 

Dün akşamdan sonra akşam geç saatlere kadar ve bugün bu konuyu çeşitli tezlerden ve yabancı kaynaklardan araştırdım. Okuduğum tüm makalelerin, bilimsel çalışmaların ve tezlerin hepsi aşağıda özetlemeye çalışacağım şeyleri söylüyor. 

Erkek gibi giyinmek isteyen kız çocuklarının ve kız çocuk gibi giyinmek isteyen erkek çocuklarının ailelerin soruları ve endişeleri ortaktır. 

-Çocuğumun bu davranışı anormal mi?

-Onu değiştirmeye çalışmalı mıyım?

-Profesyonel yardıma ihtiyacı var mı?


Oysaki oldukça doğal ve çok sık rastlanan bir durumdur bu; erkek çocukların  ablalarının kıyafetini giymek istemesi veya kız çocukların erkek oyuncaklarıyla oynamak istemesi. 5 yaşın altındaki bir çok çocuk henüz cinsel kimliği hakkında net bir bilgiye sahip değildir. Ablasının kıyafetini giymek istemesinin cinsel kimlik karmaşasıyla çok büyük olasılıkla hiçbir ilgisi yoktur. 

Daha büyük çocuklar bile zaman zaman keşke erkek olsaydım keşke kız olsaydım gibi söylemlerle bulunurlar. 

Bu sorun gibi gözüken durumun daha çok erkek ailelerininde gözükmesinin sebebi arabayla oynayan bir kız çocuğun barbie ile oynayan bir erkek çocuk kadar endişe uyandırmamasındandır toplumda. 
Bir çocuğun cinsel kimliği keşfetmeye başlaması hayatının ilk yılına denk geliyor. 8-10 ay civarında cinsel organlarının farkına varıyorlar. 1-2 yaş arasında birbirlerininin fiziksel değişiklikleri konusunda merak duymaya başlıyorlar. 3. yaş gününden önce kendilerini erkek veya kız olarak söylemeyi bilebiliyorlar. 4 yaşına geldiklerinde ise artık kesin olarak kız veya erkek oldukları bilebiliyorlar ama yukarıda da belirttiğim üzere 5 yaşından önce netlik kazanmıyorlar. 

4-5 yaş arasında feminen ve maskulen rolleri farkediyorlar: 
*Erkek çocuklar daha agresif oyunlar oynarken kız çocuklar daha feminen oyunlar oynuyorlar 
*Sosyal davranışlara bakıldığında daha erkeksi veya kadınsı tavırlar sergileyebiliyorlar. 
*Vücut dilleri de feminen veya maskulen olarak kendini ele vermeye başlıyor. 
* İlkokul zamanı ise çocukların kendi cinsel kimliğine uygun arkadaşlar seçtiği görülüyor yanı erkeklerin daha çok erkeklerle kızların daha çok kızlarla birlikte oynaması gibi. Erkek çocukların seslerinin kalınlaşması kız çocuklarının daha kibarlaşması gibi 

Cinsel kimlik doğrultusunda davranmanın  üzerinde en büyük etkinin çocuğunun etrafındaki erkek ve kadın kimliklerinden kaynaklandığı görülüyor. Erkek ve kadınlara ait karakteristik özellikleri çocuklar ebeveynlerinden ve çok yakınındakilerden alıyorlar. Ve bu etkileşimi kendi karakterleri ve değerler sistemine katıyorlar. Aynı zamanda TV'dan etrafındaki arkadaşlarından da etkileniyorlar. Tüm bunların etkisi feminen ve maskulen davranışların kalitesini belirliyor. Ama elbette bu konuda  çocuğun en çok etkilendiği şey ebeveynin çocuğa olan yaklaşımı. 

Cinsel Rol ve BasmaKalıplar
Kültürlerin feminen veya maskulen olarak yerleşmiş davranış biçimleri var; ve ne zamanki çocuğun davranışları bu davranış biçimlerinin dışında oluyor işte o zaman çocuk ayrıştırılmaya ve dalga geçilir hale geliyor. Ve ebeveynler doğal olarak çocuklarının sosyal olarak kabul edilip edilemeyeceği konusunda endişe duymaya başlıyorlar. 


Çoğu zaman çocuğunuzunu sosyal olarak kabul görecek davranış biçimlerine zorladığınızı görürsünüz. Oysa önemli olan çocuğunuzu kendini yeterince iyi hissetmesinidir. Toplumca belirlenen basmakalıp rollere sahip olmayabilir ama her çocuğun kendine özel yetenekleri ve güçlü yanları vardır ve önemli olan da ebeveyn olarak bunları ön plana çıkarmaktır. 


Ironik olan şu ki; yıllar içinde kadın ve erkeklere biçilen roller de değişmiştir. Erkekler eskisine göre daha yumuşak ve kabul edilebilir feminen yanlara sahip olabilirken kadınlarda daha maskulen taraflarıyla kabul görmektedir. 

Sonuç olarak çocuğunuzun kendi yolunda gelişmesi ve potansiyelini en üst seviyesinde kullanamabilmesi için ona yardımcı olmalısınız, topluma ayak uydurması ve basmakalıp rolleri üstlenmesi konusunda değil. 

Çocuğum gay veya lezbiyen olarak mı büyüyecek? 

Yapılan araştırmalara göre çocuklukta bu ve benzer davranış biçimleri gösteren çocuklar birer yetişkin olduklarında cinsel kimliklerinin tersi bir biçimde yaşamaya devam etmişler. Büyük bir çoğunluğun bu tip davranışları büyüdükçe geçmiş ve tamamen ortadan kalkmış 

Büyüdükçe hala cinsel kimliği konusunda emin olamayan çocuklar da var; ve fakat bunların da sayısı oldukça az. 

Kadınsı özellik gösteren erkek çocukların anneleriyle ilişkilerinin çok iyi olduğu ve kadınsı oyunlar oynamayı sevdikleri gözlemlenmiş tam tersi de kız çocuklar için geçerli. 

Ne Yapmalıyım &Ne Zaman Profesyonel Yardım Almalıyım ?

Çocuğunuzla ilk hassas konuşmayı siz yapmalısınız ve onu dikkatlice dinlemelisiniz; ebeveyn olarak yapılacak ilk şey bu. 
Çocuğunuz her davranışıyla, duruşuyla her anlamda çok güçlü bir biçimde karşı cinse ait özellikler ve davranışlar gösteriyorsa bu durumda profesyonel yardım almanız gerekiyor demekir. 

Bu belirtilerin ortak özellikleri arasında; çocuğun kendine zarar vermesi ve depresyon görülür. 

Tüm bu belirtiler en çok ergenlik çağında yoğunlaşıyor; çünkü bedeni değişen çocuk bunu kabullenemiyor ve depresyon katsayısı artıyor. 

Çocuğunuz çok şiddetli bir biçimde diğer cinsel kimliği istediğinden bahsediyorsa ergenliği veya ileri yaşları beklemeden profesyonel yardım almak gerekiyor; çünkü bu durumda çocuğunuzun dahil olduğu sosyal gruplar, okul ve bezleri için de bir aksiyon planına ihtiyacınız olacak. 

Velhasıl kelam; okuduğum tüm bilimsel makale ve yazılar bana Nilüfer hanımın verdiği bilgiden daha farklı bir şey vermedi; sadece detayıyla öğrenmiş oldum ve davranış biçimimizin de doğru olduğunu görüp yüreğime su serpilmiş oldu. 
Herşey bir yana çocuğum ileride gay olur mu bilemiyorum ama okuduğum en katı bilimsel makaleler bile önemli olan çocuğunuzu yargılamadan kabul etmeniz ve ona yardımcı olmanız diyor. Çocuğum gay olsa kendimi öldüresiye üzülmem, elbette tercih ettiği cinsel kimlik yerine doğuştan getirdiği cinsel kimlik ile yaşamasını tercih ederim; ama hayattaki seçimlerinin hele ki onu mutlu edecek seçimlerinin daima yanında olurum. İnandığım ve çabaladığım tek şey özgüvenli ve kendiyle barışık & mutlu bir çocuk yetişrirmek. 

Daha 2 yaşındaki çocuğumun Gay olacağı endişesine kapılanların çocuklarının ne olacağını bilemiyorum umarım ailelerinin istedikleri gibi olurlar ama şayet tercihleri başka olursa yanlarında ailelerinden çok bizi bulacakları da kesin. 



Hiç yorum yok: