10.09.2013

Her Taşın Altından Çıkana Anne Denir

Zaten canım çok sıkkın; ölen onca genç var, ve elden gelen hiçbir şey yok! Boşa kürek çekip duruyoruz! Her sabah acaba bugün hangi tatsız haberi duyarız diye uyanıyoruz; ve gördüğüm o ki en çok annelerin canı yanıyor en çok anneler perişan oluyor. 


Uzun zamandır içimde kızgınlık var; kızgın olduğum konulardan biri de çocuk büyütürken hangi taşı kaldırsan altından annenin çıkması. Bunca yükü bunca sorumluluğu bir anne nasıl taşıyabilirki! 
Dün Selpağın düzenlemiş olduğu Anne, Çocuk ve Evham konulu Bengi Semerci'nin konuşmacı olduğu bir seminer vardı; gidebilen blogger arkadaşlar twitter'dan sürekli güncelleme yaptılar, saolsunlar. Orada da ortaya çıkan sonuç anladığım şu; Anne evhamlıysa, çocuk da evhamlıdır. (Nokta) Bu doğru olabilir ama bunu kabullenmek kolay değil!

Gerçekten yetti gari diyorum artık; taa olayın en başına gidersek: 
77. A Mother’s Responsibility
* Kadın hamile kalmaya çalışıyor ve diyelim kalamıyor; aa ama çok streslisin ondan. Yediklerine dikkat etmelisin, hatta ve hatta sevişmenin yükü bile sen de; yumurtlama gününü bekle, yok efendim seviştikten sonra şunu yap bunu yapma. Pardon ama bu çocuğu yanlız yapmıyorum ki ben; belki de baba stresli ve sperm kalitesini düşürüyor, olamaz mı? Bir çiftin çocuğu olmuyorsa ilk bakılan erkek olmuyor; kadına ne testler ne testler yapılıyor, bakılıyor ki sorun yok, ee o zaman bir de erkeğe bakalım. 

* Diyelim hamile kaldın ve birşeyler tam olarak yolunda gitmiyor; hımm çok streslisin ondan, hamile kalmadan önce yanlış beslenmişsindir ondan, aa ama gerginsin bebek gelişemiyor. Yaa bu kadını etkileyen dış faktörler olamaz mı? Elbette olur ama onların da üstesinden gelmek zorundasın; hadi ama sen anne olacaksın güçlü olmak zorundasın. 

* Erken doğurursun sen sorumlu tutulabilirsin; sezeryan istersin, ayıp olur. Çocuk ememez; yok ama yok sorumlusu sensindir; daha doğar doğmaz bebek ağlar; sen daha kendinde bile değilsindir; herkes sana sorar: ""Neden ağlıyor bu çocuk?" Bilmemezsin, nerden bileceksin. Bebekler ağlar işte o kadar!

*Lohusa günlerin başlar; bebek ağlıyordur, sebebi sensindir. Gazı olur sebebi sensindir. Kolik olur, araştırmalar annenin stresi der. Sütün azalır, sebebi yine senin yemenden içmenden stresinden kaynaklıdır. 

* Bebek huzursuzdur, kesin sensindir sebebi. 

*Bebek uyumaz; kesin sorun sendedir. Yoksa neden uyumasın çocuk. 

* Ek gıdalara geçilir; bebek yemez, sorun sendedir. 

* Bebek hasta olur; mutlaka, doktor bile olabilir bu, bakamadın mı bir şu çocuğa cümlesini duyarsın. 

*Bebeğin gelişiminde yavaşlık vardır; sorun sendedir kesin. İlk akla gelen annenin ilgisizliği vb olur. 

*Bebek bir şeylerden korkar; sorun kesin senin tutumundadır. 

* Tuvalet eğitimi zamanı gelir; sorun yine annededir. Çocuğun kakasından bile sorumlu sensin. 
Ve daha nicesi nicesi nicesi. Çocuğun başına ne geliyorsa anneden! Pardon bu hikayede baba nerede, çevre nerede. Hee onlar yardımcı rollerdeler, arada bir Cee yapıyorlar; ama yani o kadar sorumlu değiller. Hımm babanın olmadığı durumlarda, babanın hatalı, ilgisiz olduğu durumlarda bile; olayı çözmesi gereken kişi anne! Bu olayı idare edecek, doğru yönetecek insan anne! 

Anne'ler gerek toplumsal gerek bilimsel olarak herşeyin sorumlusu tutulurken nasıl stresiz olabilirler ve nasıl evham'lı olmazlar! Nasıl bir anne rahat olabilir bunları bilirken! 

Kabul etmiyorum ben bunca şeyden sorumlu olmayı; yok ya bu bir insanın taşıyamayacağı kadar büyük bir yük! Bir de bunları paylaştığında uzmanlarla; ee mükemmelliyetçi olmayın canım, olduğu kadar olmadığı kader tutumu daha da sinir bozucu! Mükemmelliyetçi falan değilim kendi adıma! Tek dileğim var; herşeyin sorumlusu tutulmamak! 

Madem çocuğa bir birey diyoruz; madem onun da bir karakteri var; lütfen biraz da bir şeylerin çocuğun kendi karakteri ve yapısı olduğunu kabul edelim ve bunu dile getirelim. Çocuk uyumadığında, yemediğinde, saldırgan olduğunda, hasta olduğunda ve daha bir sürü şey olduğunda; anne yüzündendir canım kesin annenin yanlış bir hareketi, tavrı zihniyetini bırakalım; çocuğun karakteri böyle diyelim! Tamam tabii ki anne bunlarla ilgilensin; ama bir çocuk yemiyorsa yemiyordur, bir çocuk uyumuyorsa uyumuyordur, uykuyu sevmiyordur, bir çocuk afedersiniz ama sıçmıyorsa; belki de tek sorun bağırsaklarındadır veya sıçmıyordur işte! annenin pek de etkisi yoktur belkide! 

Kaldı ki genler bu kadar önemliyken; niye arada sırada da olsa genler sorumlu tutulmuyor; belki de bu çocuğun genlerinde vardır; kimbilir belki babaanneye belki büyük büyü dedeye belki de anneanneye çekmiştir olamaz mı? Belki onlar da yemiyordu, içmiyordu, tuvaletini yapamıyordu, 5 yaşına kadar bez taktı! Hımm ama o zamanda kesin bu genler onların da büyük büyük annesinden, babasından yadigardır! 

Ha sonra bunca yük yüklenilen annelerden; sabır, sakinlik falan bekleniyor! Tabii ki üstün varlık denilir bize; bunların hepsini kaldırmak büyük iş büyük! 

Açık konuşayım ben çocuğumun herşeyinden kendimi sorumlu tutmuyorum; ben bu kadar üstün, bu kadar etkili bir insan olduğuma hiç mi hiç inanmıyorum!

Anne kadar taş düşşün başınıza e mi!

Hiç yorum yok: